Migros’tan Türkiye’nin tarım zenginliğine dikkat çeken belgesel
Çiftçiye ve tarımsal üretimin her aşamasına sahip çıkan Migros, Anadolu’nun olağanüstü güzelliklerini ve tarımsal zenginliğini gözler önüne seren bir belgesele imza attı. Migros’un Finish, Vodafone Business, Ziraat Bankası güç birliğinde, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın katkılarıyla hazırladığı “Tarım Bizim Geleceğimiz” belgeseli izleyicilerle buluştu.
Üç buçuk yıllık emekle ortaya çıktı, 100 bin km yol kat edildi
Migros Ticaret A.Ş. Pazarlama ve Yurtdışı Operasyonlardan Sorumlu İcra Kurulu Üyesi Cem Rodoslu’nun danışmanlığını yaptığı belgeselin seslendirmesini ve sunuculuğunu Kıvanç Tatlıtuğ üstlendi. Prof. Dr. İlber Ortaylı, Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, Araştırmacı ve Yazar Bekir Ağırdır, TİGEM Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı Ayşin Işıkgece, Birleşmiş Milletler Türkiye Ofisi Gıda ve Tarım Örgütü-FAO Orta Asya ve Türkiye Sorumlusu Viroel Gutu, FAO Türkiye Sorumlusu Ayşegül Selışık, Girişimci ve Akademisyen Elif Ovalı, WWF Türkiye Genel Müdürü Aslı Pasinli, Tekfen Tarım Genel Müdürü Emrah İnce, IBM Bilgi Teknolojileri Mimarı Reha Yurdakul, Girişimci ve Çiftçi Deniz Yüksel Ovalı, Tekfen Holding ve belgeselin onur konuğu TEMA Vakfı Kurucu Onursal Başkanı Ali Nihat Gökyiğit gibi alanında değerli isimler belgesele görüşleriyle katkıda bulundu.
Anadolu Belgesel öncülüğünde geniş ve tecrübeli bir ekibin üç buçuk yıllık emeği sonucunda ortaya çıkan film için 100 bin km yol kat edildi, bin 500 yöre ziyareti gerçekleştirildi.
“Ülkemize ve dünyamıza karşı duyduğumuz sorumlulukla ‘Tarım Bizim Geleceğimiz’ belgeseline hazırladık ”
Yaşanan pandemi sürecinin, kendi kendine yetebilmenin, yerel değerlere sahip çıkmanın ve sürdürülebilirliğin önemini bir kez daha ortaya koyduğunu belirten Migros Ticaret A.Ş. Pazarlama ve Yurtdışı Operasyonlardan Sorumlu İcra Kurulu Üyesi Cem Rodoslu, Migros’un kuruluşundan bu yana bu farkındalıkla sürdürülebilir tarıma yatırım yaptığını; toprağımızın zenginliklerini korumayı, yerel değerlerimize sahip çıkmayı ve milli mirasımızı gelecek nesillere taşımayı misyon edindiğini söyledi.
Güçlü yatırımlarla tarımın ve çiftçilerin her zaman en büyük destekçisi olduklarını söyleyen Rodoslu, “2010 yılında Tarım ve Orman Bakanlığı öncülüğünde başlatılan “İyi Tarım Uygulamaları” (İTU) standardında üretilen taze meyve ve sebzeyi mağazalarında satışa sunan ilk perakendeciyiz. Her geçen gün Türkiye çapında ürün alımı yaptığımız bölge, il ve ürün sayısını da önemli ölçüde artırıyoruz. Özellikle taze gıdaların kesintisiz üretiminin, hem sağlık hem de bulunurluk açısından kritik önemi nedeniyle tarımsal üretimin devamlılığı ve çiftçilerimizin emeğinin karşılığını güvenle alabilmeleri için her türlü desteği sağladık, sağlamaya da devam ediyoruz. Anadolu Lezzetleri, Mirasımız Yerel Tohumlar gibi Anadolu’nun özgün değerlerine sahip çıktığımız projelerimizin yanında çiftçilerimizin üretimlerini sürdürülebilir hale getirmek için de önemli iş birlikleri gerçekleştiriyoruz. Ziraat Bankası ile imzaladığımız ‘Üretici Finansman Sistemi sayesinde Türkiye’de ilk kez çiftçi - market - banka iş birliğini hayat geçirdik. Vodafone Business ile çiftçilerimizin üretim süreçlerinin dijital dönüşümünü destekledik. Son olarak, hem ülkemize hem dünyamıza, hem de gelecek nesillere karşı duyduğumuz sorumlulukla “Burası Anadolu, dünyanın en büyük çiftliği” diyerek “Tarım Bizim Geleceğimiz’ belgeselini hazırladık” dedi.
Rodoslu: “Ulusal bir gurur projesi olan belgeselimizi, 5.1 milyon tarım emekçimize adıyor, gençlerimizi tarıma davet ediyoruz”
Rodoslu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Eşsiz topraklarımızda tarım, 12 bin yıl önce doğdu ve tek başına bir kıtanın tüm habitat özelliklerine sahip yapısıyla mucizeler yarattı. Tüm Avrupa kıtası 12 bin, Anadolu ise tek başına 9 bin bitki türüne ev sahipliği yapıyor. Türkiye’de 5.1 milyon emekçi tarım sektöründe çalışıyor. Bu da ulusal iş gücünün yüzde 18’ine tekabül ediyor. Migros olarak, destansı coğrafyamızın güzelliklerini ve ülkemizin tarımsal zenginliğini gösteren belgeselimizi; Anadolu ve Trakya topraklarına her gün yaşam veren çiftçilerimize ve tarım emekçilerimize adadık. Bu belgeseli, Türk tarımının ne kadar güçlü, çeşitli, inovatif ve hayati olduğu gerçeğini gösteren ulusal bir gurur projesi olarak halkımızla paylaşıyoruz. Bu filmle 7’den 70’e toplumun her halkasının tarım konusundaki farkındalığını artırmak, daha çok gencimizi tarıma davet etmek istiyoruz.”
Tüketicide tarım bilincinin hızlı bir şekilde geliştiğine ve bu farkındalığın sektörleri tarıma ve sürdürülebilirliğe daha fazla yatırım yapmaya teşvik edeceğine inandığını belirten Rodoslu, “Tarım hem bizim hem de çocuklarımızın geleceği. Tarımın geleceği hepimizin sorumluluğunda. Tarıma destek olabilmek için sadece tarımla uğraşmak, çiftçilik yapmak gerekmiyor. Yerel ürünleri, biyoçeşitliliği koruyarak ve ürün kayıplarını en aza indirerek bu sürecin bir parçası olmamız mümkün. Üreticilerin gelişimine, küçük çiftçilerin bilinçlendirilerek desteklenmesine; çiftçiye finansman, teknik alt yapı ve pazarlama anlamında destek sağlanmasına yönelik olarak topyekûn seferber olmamız gerektiğine inanıyorum” dedi.
Anadolu Belgesel öncülüğünde geniş ve tecrübeli bir ekibin üç buçuk yıllık emeği sonucunda ortaya çıkan film için 100 bin km yol kat edildi, bin 500 yöre ziyareti gerçekleştirildi.